Söyleşi

Kadınlar; dünü yapan, bugünü yaşatan, yarını var edendir

Demet Sabancı bir iş kadını… En başarılı en farklı projeleri hayata geçiriyor. Başka kadınların da girişimci olması için uğraş veriyor. Girişimci kadınlara yeni pazarlarda yer açıyor. “Başarmayı isteyen bir kadının önünde hiçbir güç duramaz” diyor ve ekliyor: “Kadınlar; dünü yapan, bugünü yaşatan, yarını var eden demektir.”

6dk okuma
Türkiye'de İş Dünyası01.02.2022
Kadınlar; dünü yapan, bugünü yaşatan, yarını var edendir

Demet Sabancı bir iş kadını… En başarılı en farklı projeleri hayata geçiriyor. Başka kadınların da girişimci olması için uğraş veriyor. Girişimci kadınlara yeni pazarlarda yer açıyor. “Başarmayı isteyen bir kadının önünde hiçbir güç duramaz” diyor ve ekliyor: “Kadınlar; dünü yapan, bugünü yaşatan, yarını var eden demektir.”

Biz pek tanımadık ama Adana’da bir efsane diye anlatılır Hacı Sabancı… Eşi Özcan Sabancı ile birlikte herkese yakın, yardımsever özellikleri öne çıkar… Bu çiftin önce oğulları Ömer Sabancı’yı tanıdık. Çok başarılı bir TÜSİAD Başkanlığı yaptı.

Onun döneminde TÜSİAD KOBİ’lerden zirvedeki sanayicilere kadar herkese eşit mesafede durdu. Basın ile ilişkilerde ulaşılabilirliği öne çıktı. Sonralarda 'Ömer Sabancı gibi başkan gelmedi' diyenler oldu.

Ve bu çiftin son olarak kızları Demet Sabancı’yı tanıdık. Demet Sabancı Londra'da bulunan Richmond College'da işletme üzerine eğitim almış ve 1988 senesinde eğitimini tamamladıktan sonra Türkiye’ye dönmüştü.

Önce Teksa’da çalıştı. Sonra Sabancı Grubu'nun ilk sanayi atılımı olma özelliğini taşıyan Bossa’da görev aldı. Yünsa’da yönetim kuruluğu üyeliğini yaptı. Ve 2006 yılında kendi kanatları ile uçmayı denemek için Mediasa Media Group'u kurdu. Şirketi medya, perakende, turizm, sağlık, denizcilik, inşaat ve sanat alanlarında faaliyet gösteriyordu.

2009 senesinde Sabancı Holding'ten ayrılan abisi Ömer Sabancı ile birlikte Demsa Holding'i kurdu. Evlendi ve Demet Sabancı Çetindoğan adını aldı.

Demet Sabancı hep farklı işlerle ilgilendi. Kimsenin yapmadığını yaptı. Veya 'keşke biz de yapsaydık' denilen işlere imza attı.

Mesela Galeries Lafayette mağazasını İstanbul’da açtı. Lüks perakende işinde ilklere imza attı. Sonra herkesin sahibi olmak istediği ama bir türlü cesaret edemediği Pera Palas’ı satın aldı. Ve oteli herkesin gezmesi gereken bir mekan haline getirdi. Son olarak St. Regis İstanbul’u alarak yıldızlar üstü otel konseptini geliştirdi. Demsa Group’a 2 bin parçanın üzerinde resim ve bin parçanın üzerinde hat sanatı eseri kazandırdı.

Bu başarılı kadınla yaptığımız söyleşiyi bu nedenle çok önemsedik… Virgülüne dokunmadan aktarıyoruz.

İş dünyasında aktif olarak rol alan ve kadınlar için de özel bir rol model olan biri olarak kadının iş dünyasındaki yerini sizden dinleyebilir miyiz? İçlerinde girişimcilik ruhunu taşıyan kadınlarımıza neler söylemek istersiniz?

Başarılı bir iş kadını olabilmek için öncelikle kararlı ve cesur olmalısınız. Kendinize olan güveniniz ve projelerinize, ekibinize olan inancınız asla değişmemeli, asla ve asla atılım yaparken korkmamalısınız. Bir işe başlarken kendinize rakip olarak gördüğünüz erkeklerden asla çekinmemek gerek. Onlardan birçok üstün yönünüz olduğunu unutmayalım :) Her zaman için dikkatli olmak gerek… Elinize geçen fırsatları avantaja çevirmeyi öğrenmek gerek. İşinde ilk olan ve gelişmeye açık olan fikirlere sahip çıkmak, (işte benim en sevdiğim bölüm :) ) İşinizde markalaşmayı önemli ölçüde bir iş kolu haline getirmek. Cesaretli, yenilikçi ve üretken olmak gerek. Benim sırlarım bunlar. Aslında sırlar değil iş hayatında olması gereken unsurlar desek daha mı doğru olur.

Demet Sabancı Çetindoğan

Geçtiğimiz günlerde Gaziantep Büyükşehir Belediye ve Türkiye Belediyeler Birliği Başkanı ile bir işbirliğine imza atarak yeni bir oluşuma start verdiniz. Bize bunun ayrıntılarından bahsedebilir misiniz?

Kadınların ekonomik değer üretme süreçlerine katılması noktasında bir milat yaşadık. Hepimiz bunun bir trend olmadığını artık e-pazarların hayatımıza yerleştiğini biliyoruz. Biz de bu süreçte kadınlarımızın emek ve ürünlerini pazara taşıyacak işlere yatırımlar yaptık. Türkiye'nin birbirinden değerli yörelerine özgü ürünlerin paylaşıldığı, kültür transformasyonunun yapıldığı bir dijital platform olarak  hayata  geçirilen  Shopsa.com.tr ile e-pazarlara kadınları ulaştırdık. Bu toprakların kadınları olarak, her biri çok değerli olan yörelerimizde ve illerimizde el emeğini, fikirlerini üretime dönüştürmeyi hedefledik. Kasım 2020’de kurduğumuz Shopsa.com.tr Türkiye’nin girişimci ve üreten kadınlarının ürünlerini satışa sunan bugün itibarıyla 300’den fazla tedarikçi, 10 bini aşkın ürün ile kısa sürede dijital pazar yerleri arasında yerini aldı. Yöredeki üretici kadından global ölçekte marka yaratmış kadınların bir araya geldiği Shopsa.com. tr ile kadınların iş hayatındaki görünürlüğüne destek olmakla ülkemizin ve değerlerimizin global alanda tanıtımına da katkı sağlamak amacındayız. Mağaza sahibi girişimcileri, evde el emeği ile aile bütçesine katkı yapmak isteyenleri aynı anda kucakladık. Onlara zahmetsizce ve masraf yapmadan girecekleri bir platform hazırladık. Kadınlar ve onların emekleri için çalışınca çok büyük destek ve takdir gördük. Mesela bu çok değerli desteklerden birini de Türkiye Belediyeler Birliği ve aynı zamanda Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanımız sayın Fatma Şahin verdi bize. Kadın istihdamı, kadınların ekonomik bağlamda güçlü kılınması, yerel ürünlerin tanıtılması ve dağıtımının yapılması için gerek kurumsal, gerekse kooperatifleşme alanında, Türkiye çapındaki coğrafi işaretli ürünler için kadınımızın el emeğinin, göz nurunun pazarda hak ettiği değeri bulması ve gelirin tüm hanelere yayılması için çalışmalar başlattık. Bu sayede kadınların şanslarını ve gelirlerini artırdık. Shopsa’nın pazar büyüklüğü ne oranda artarsa artsın kadın girişimciliği önceliği ile sürdüreceğiz. Shopsa kadın emeğinin hak ettiği değeri bulduğu bir yer olarak umut olmaya devam edecek.

Girişimciliği, büyük küçük diye ayırmıyoruz. Herkes için pazarda yer var. Kadınlarımız yeter ki üretmeye devam etsinler Shopsa yerli ürünlerin markalaşmasına, teknik destekler sağlanmasına ayrıca kooperatifçiliğin yaygınlaştırılması için yerel yönetimlerle iş birliği başlatarak farkındalığın artırılmasının, katılımlarının sağlanmasının önemine, kadınların ekonomiye etkin katılımının desteklenmesi ve girişimcilik becerilerinin artırılması yönünde kapsamlı eğitimlerin her bölgede uygulanabilmesi için kaynak sağlanması ve iş birliğinin tesis edilmesi adına SHOPSA AKADEMİ'Yİ kurduk. Shopsa Akademi ilk eğitimlerini de pilot şehir olarak belirlediğimiz Nevşehir den 16 Kasım itibari ile başladık.

Biz çok heyecanlıyız. Online Pazar yerleri arasında çok özel bir yer edinmeyi ve kendi rengimizi bu alana yansıtmayı çok arzu ediyoruz. Şunu söylemeliyim ki başarmayı isteyen bir kadının önünde hiçbir güç duramaz. Kadınlar; dünü yapan, bugünü yaşatan, yarını var eden demektir.

Pandemi süreci sizler için nasıl geçti? İşleri yönetme şeklinde sizler de online süreçlere geçtiniz mi?

Online süreçlere geçtik ama bu durum bizim için büsbütün yeni bir durum değildi. Uluslararası ilişkilerde kullandığımız bir yoldu. O sebeple iletişim alanında online olmak sorun olmadı. Fakat bazı işler var ki doğası gereği yüz yüze olmayı gerektiriyor. Bunlara da alıştık. Teknik alt yapımızı geliştirdik ve kendi güvenli sistemimizi kurduk. Fakat bütün bunlar için iyi oldu demek de istemiyorum. Keşke bunların hiçbiri olmasaydı. Pandemi etkisinin de geçmesiyle birlikte yeniden sağlıklı, korkusuz günlerimize dönüş özlemi içindeyiz. Sonuçta bizim işimiz insan odaklı. İnsana değmek gerekiyor. Ürünle insan arasındaki bağın gücü bizim segmentimizde daha yüksek.

Dijitalleşme ve teknolojiyle bir araya gelmemiş hiçbir projenin ayakta kalması mümkün değil gibi görünüyor. Sizler bu dijitalleşme sürecinde neler yapıyor ve bu süreci nasıl tanımlıyorsunuz?

Biliyorsunuz son iki yılı pandemi gölgesinde geçirdik. Henüz tamamen kurtulmuş değiliz. Üstelik buna benzer başka küresel tehditlerin altında olduğumuzu hepimiz fark ettik. Pandeminin çok ağır bedellerini insanlık olarak ödedik. Ama bu durumun bir takım dönüştürücü etkileri de oldu. Bunlardan en önemlisi e ticaret alanının gelişmesi oldu. Sektör ayrımı olmaksızın evlerimizden işlerimizi yürütmek konusunda ciddi bir pratik edindik. Daha önce asla yapmam diyen insanlar sanal platformlardan alış veriş yapmaya alıştılar. Ticaret platformları üzerinden kullanmadığımız eşyalarımızı, ürettiğimiz ürünleri satmayı normalleştirdik. İste gelsin, söyle götürsün tarzı uygulamalar bulunduğumuz yerden ayrılmadan bizi ürüne ve hizmete ulaştırdı. Son iki senede dünyada ne iyiye gitti derseniz bunun tartışmasız en üstünde e-ticaret var.

Pandemi sürecinin ekonomik tarafı gözden gelinemeyecek kadar zorlu geçti. Bu zorlu geçen sürecin ardından bu etkileri atlatmak adına ne gibi çalışmalar yürüttünüz?

Öncelikle şuan ki durumu bir an önce atlatmamız gerek. Bu belirsiz ortamdan, korku ile yaşamaktan kurtulmamız gerek. Sonrasında ise şu yaşadığımız şartlarda Covid-19’la mücadelede elde edilen başarı en önemli çıktı olacaktır. Biz yakın bir gelecekte çok daha güzel bir tablodan bahsedeceğimize inanıyoruz ve bunun için çalışıyoruz. Yaşamını iyileştirmek isteyen herkes ilk önce olumlu düşünmeyi öğrenmelidir. Çünkü düşünceler inançları, inançlar davranışları, davranışlar da çevre ile etkileşimi belirler.

İş dünyasında kadınların katılımı noktasında kendi ülkemizi globalle kıyasladığımızda nasıl farklılıklar çıkıyor ortaya? Potansiyelimizi doğru değerlendirebiliyor muyuz?

Türkiye’yi ben bu alanda karşılaştıracaksam gelişmiş ülke ekonomileriyle karşılaştırırım. Bizim kıyas yaptığımız coğrafya batıda. Ne yazık ki buradan bakınca kadın bağlamında bütün göstergeler olumsuz. Pek çok tarihi, sosyolojik, kültürel, dini faktör var. Önemli olan ülkenin yönünü neresi olarak belirlediğidir. Atatürk’ün bu ülkenin önüne çizdiği hedef çağdaş batı uygarlığıdır. Biz buradan bakıyor ve değerlendirmelerimizi oradan yapıyoruz. Yoksa kadın her yerde kadındır. Fırsatlar, haklar belirler onun gücünü. Ben kadının aile içindeki rolünün topluma uyarlanması gerektiğini düşünüyorum. Bizim aile modelimiz içinde kadın büsbütün değersiz değildir. Hatta bir anlamda batıdan daha değerlidir. Çıkış noktası açısından kötümser değilim. Ancak, uygulamalar açısından şu an mutlu da değilim.

Kadınlara dokunan ve onların çok daha iyi şartlarda iş dünyasında var olabilmesi için yoğun mesai harcayan bir girişimci olarak sizin karşılaştığınız en büyük zorluk nedir?

Bütün hayatım boşunca kadınların ve çocukların özgürlük alanlarının geliştirilmesi, eğitimde ve toplumsal hayatta fırsat eşitliğinin sağlanması için çaba gösterdim. Çalışan, üreten ve kazanan kadınların yanında durmak ise benim için her zaman en büyük sosyal misyon. İş hayatında muhakkak çetrefilli yollardan geçmek zorunda kaldığımız anlar oluyor. Sonuçta iş hayatının ticaret, ticaretin de riskten ibaret olduğunu düşünüyorum. Önemli olan, planlama süresini geniş, araştırma ve gözleminizi geniş açılarda tutmak. Bir projenin gerçekleşme aşamasından önceki planlama evresi, çok önemlidir. Başarılı yönetim, risk almak ve o devrede olası ihtimal kriz anları için alternatif projeler üretmektir.

Sizin en büyük motive kaynağınız nedir? Zor zamanlardan, yoğun gündemlerden sıyrılmak için neler yapıyorsunuz?

Günün sonunda baktığınızda ben, hayatımı bir anne, bir eş ve bir girişimci olarak farklı parçalara bölerken hep yüreğimin götürdüğü yere gitmeyi denedim. Çocuklarımı da böyle yetiştirmeye çalışıyorum. Türk insanının girişimci ruhuna ve cesaretine hep güvendim. Bu güvenle Türkiye'yi çok iyi yerlerde görmek ve bu iyi yerlerde bir parçacık katkımın olması arzusu sanırım. İç dünyam ile dış dünyam arasında bir denge tutturuyorum. Ne kendimi ne de hayatı çok ciddiye alıyorum. Bugün için olduğu kadar yarın için de yaşıyorum. Anneme, eşime ve çocuklarıma zaman ayırıyorum. Sevdiklerimle birlikte başkaları için çalışıyorum. Zamana değer veriyorum, planlı yaşıyorum. Düzenli, huzurlu ve dengeli yaşıyorum. Bir iki yıldır yeme alışkanlıklarımı değiştirdim. Kaliteli uykuya önem veriyorum. Erken kalkıyorum. Spor yapmadığım zamanlarda için az yiyorum. Olur olmaz şeylere kafamı takıp kendimi üzmüyorum. Bol bol arkadaşlarımla görüşüyorum. Allah’tan her zaman sağlık ve iyilik diliyorum. Özenin içinde bunlar var ise evet sağlığıma özen gösteriyorum. Her işin başı sağlık değil mi?

Söyleşi
Kapak Söyleşisi
Yorum Yaz