Finans sektörüne self-servis hizmet

Dijitalleşen dünyada neredeyse her şey şekil değiştiriyor. Haliyle buna cebimizdeki para da dahil oluyor. Finansal teknolojiler geliştikçe tüketici hem zamandan tasarruf ediyor hem de parasını daha kolay yönetebiliyor. Teknoloji bu konuyu artık öyle bir hale getiriyor ki; harcamalarınızı ne yönde yaptığınız, bir ay içerisinde limitinizi ne kadar aştığınız, ne yönde birikim yapabileceğiniz ve daha birçok konu mobil telefonunuza indirdiğiniz bir uygulamayla cebinize kadar geliyor. Bu gibi teknolojileri ön görülü firmalar kendi çalışma düzenlerine dahil ettikleri gibi toplumun kullanımına da mal ediyor. Intertech de bu firmalardan biri olarak karşımıza çıkıyor.

Bir yazılım evi olarak 1987 yılında 43 kişilik bir ekiple yola çıkan Intertech, 2002'de DenizBank çatısı altında faaliyet göstermeye başladı. Bugün bin 300'ün üzerinde, ağırlıklı Türk mühendislerden oluşan ve finans sektörünün her türlü ihtiyacını karşılamak üzere üretim yapan kadrosuyla yoluna devam ediyor. Bugüne kadar 5 milyon kişi/gün üzerinde üretim yapan firma, belirlediği vizyon çerçevesinde müşterilerine, çalışanlarına, birlikte üretim yaptığı çözüm ve iş ortaklarına yaşattığı deneyimi sürekli yukarı taşıyor. 2000’li yılların başında dijitalleşmenin etkilerinin hissedilmeye başlandığı süreçte, inter-Vision entegre finans platformunun ilk tasarımlarını şekillendirmeye başlayan firma, müşteri odaklı bir platform; iş süreçleri yönetimi ile süreçleri dijitalleştirerek de kâğıtsız ofis ortamları ortaya çıkardı. Dijital rekabette çevik bir sistem oluşturmayı hedefleyen firma, finansal platformunu yeniden kodlayarak parametrik yapıya geçirdi.

Bugün adını sıklıkla duyduğumuz yapay zekânın “iş zekâsı” olarak adlandırıldığı 2000’li yılların başında “etkin karar destek sistemlerini” yapılandırdıklarını ifade eden Intertech Genel Müdürü Ömer Uyar, her yerden her zaman bankacılık yapmaya imkân verecek dijital kanalları oluşturduklarını söylüyor. Uyar; “Mimarimizi yeniden tanımlayarak, hizmet kanallarını en öne koyduk. Bu vizyonda yaptığımız yatırımları zaman içinde büyüttük. Geldiğimiz noktada, müşterilerimizin self-servis hizmet alabildikleri ürünlerimiz sektörde lider” diyor.

Bundan 35 yıl önce kurdukları yazılım eviyle finans sektöründeki dijitalleşme sürecine çok önceden dahil olan ve günümüz teknolojilerini temelden takip eden Interch’in Genel Müdürü Ömer Uyar ile hem finansal teknolojilerin gidişatını hem de Intertech’in sektördeki yolculuğunu konuştuk.

Türkiye olarak globale kıyasla dijital finans sistemlerinde ne durumdayız? Pazarda gidilecek ne kadar yol var?

Bugün Türkiye finans sektörü, dijitalleşme yolculuğunda, Avrupa ve Amerika gibi pazarlardan daha önde. Örneğin, kısa süre öncesine kadar EFT sistemi ile birkaç dakika içinde para transferi yaparken, aynı işlem diğer ülkelerde günler içinde gerçekleştiriliyordu. Bugün geldiğimiz noktada, onlar birkaç dakikada para transferi yaparken, biz FAST sistemi ile 7/24 çalışan, saniyeler mertebesinde para transferi yapılan sistemler geliştirdik. Bu başarıda Türk halkının teknolojiye ilgisi ve yatkınlığı etkili oldu. Bu örnekten yola çıkarak ve Türkiye’de teknoloji üreten, gelecek vaat eden irili ufaklı girişimcilere baktığımda, finans sektörünün global anlamda öncü olmaya devam edeceğine inanıyorum. Ancak, elbette gidilecek yolumuz var. Örneğin Çin’i biz de takip ediyoruz. Devlet ve regülasyon desteği ve teşvikleri ile daha gelişmiş finansal sistemleri hayata geçirebiliyorlar.

Özellikle pandemi sonrası, tedarik zinciri ve uluslararası e-ticaret alanında hakim konumlarını güçlendirdiler. Devlet otoriteleri ve düzenleyici kurumlar da gerekli yasal altyapılarla bu süreci küresel ticaret stratejilerinin parçası olarak destekliyor. AliBaba gibi büyük şirketler, finans ve ödemeler alanında, Alipay, WeChat gibi ileri teknoloji yatırımlarla inovasyonun sınırlarını zorladı. WeChat ile tüm dünya vatandaşlarına kolay ve hızlı ödeme yapabilecekleri bir ödeme kanalı geliştirdiler. İleri yapay zeka teknolojileri, yüz tanıma ve benzeri inovasyonlarla gündelik hayatı kolaylaştırıcı, bankacılık ve ticaret aktivitesinde verimliliği artırıcı uygulamalar ortaya çıkıyor.

Biz de, bankacılık ve teknoloji alanında yüksek tecrübemiz ve güçlü insan kaynağımız ile dijitalde en ileriyi hedefliyoruz. Önümüzdeki dönemde Türkiye’de de yasal çerçevenin bankacılıkta dijital inovasyonun ve yeni teknolojilerin kullanımını destekleyecek şekilde gelişmesiyle çok daha hızlı yol alacağımıza inanıyoruz. Türk bankaları bulut teknolojisi ile daha verimli şekilde sistemlerini yönetecek ve inovasyona kolaylıkla uyum sağlayabilecek. Kısacası, yeni dijital kanallar, bulut, blockchain, ekosistem bankacılılığı, dijital pazarlar gibi birçok alanda inovasyon gelişecek.

“ÖLÇEK EKONOMİSİ OLUŞTURDUK”

Ölçek ekonomisi ortaya çıkarmayı hedefleriniz arasına aldığınızı söylüyorsunuz. Ölçek ekonomisi tam olarak nedir?

Bu soruyu yanıtlamaya ilk olarak “rekaberlik” kavramını ele alarak başlamak isterim. Rekaberlik; rekabet ve iş birliği kelimelerinin birleşiminden oluşuyor. Rekaberlik içindeyken bizler bir taraftan iş birliği yaparken, bir taraftan rekabet ediyoruz. Yani rakiplerimizle bizi ileriye taşıyacak teknolojilerde ortaklık yapıyoruz. Böylece maliyetlerimizi optimize ediyor; ön plana çıkacak üstün olacağımız alanları ise yine biz ortaya çıkarıyoruz. Ölçek ekonomisinde donanımlar ve bu altyapı üzerinde çalışan işletim sitemleri, rekabet edilen alanlar olmaktan çıkarak, maliyet optimizasyonuna yönelik kullanılıyor. Sektör oyuncuları, bu alanlarda birlikte hareket ederlerse kazan-kazan sistemini kurabiliyorlar. Ancak bunların üzerinde çalışan iş çözümleri ve farklı platformlarla entegrasyonu, bireysel olarak rekabette fark yaratabilecekleri alanlar. Intertech olarak finans sektörünün temel ihtiyaçlarını inter-Cloud ve inter-API ürünlerimiz ile çözüp; yetkinliklerimizi sektörde ölçek ekonomisi yaratabileceğimiz seviyeye getirmeyi hedefliyoruz. Mevcut konjonktürde, sektörümüzün maliyeti oldukça yüksek ve çoğu ithal olan mükerrer yatırımlardan kaçınması gerekiyor. Örneğin öncülüğünü yaptığımız projelerden olan kamu ATM ile aynı lokasyonda konumlanmış 10 ATM yerine 5 ATM ile ortadaki işlem yükünü yönetebileceğimiz bir altyapı hayata geçirdik. Böylece, atıl kalan yatırımın önüne geçebilmek için kamunun aldığı inisiyatif ile bir nevi ölçek ekonomisi yaratmış olduk.

Geçtiğimiz aylarda finansal bulut platormu inter-Cloud’u duyurdunuz. Tam olarak nedir finansal bulut platformu? Nasıl gidiyor süreç?

Teknoloji üreticileri çözümlerini artık bulut platformlar üzerinden piyasaya sürmeye başladı. Hatta bazıları çözümlerini sadece bulut platformlarda konumlandırıyor. Mevcut regülasyonumuz, müşteri verilerinin ülkemiz sınırları içinde tutulmasını ön şart koşuyor. Bu durum global bulut platformlarının kullanımını ve bankaların üstün teknolojilere erişimini kısıtlıyor. Biz de bunun finans sektörü için oluşturduğu engeli kaldırabilmek için inisiyatif aldık ve bulut teknolojilere erişimi kolaylaştırmak üzere inter-Cloud kullanıma sunduk. Ebette büyük yatırımcılar/kurumlar kendi yatırımları ile bu imkânlara erişebilir. Ancak biz bir nevi ölçek ekonomisi oluşturarak; sektördeki her kurum için bu teknolojileri ulaşılabilir kılıyoruz.

Platformumuz aynı zamanda küresel alanda Türk bankalarına inovasyonu getirmek isteyen yabancı şirketlerin çözümlerini inter-Cloud ortamında konumlandırma imkânı da sağlıyor. Mesela çok yakında Integral Forex gibi bankalar arası döviz piyasasında öncü bir şirketin çözümünü inter Cloud üzerinden sunacağız. Buna benzer birçok küresel fintek ile (Dataroid, Onespan, Elastic, Commwault) bulut ortamındaki ekosistemimizi büyüteceğiz.

“ÇEVİK DÖNÜŞÜM OLGUNLUĞUMUZU ARTIRACAĞIZ”

Intertech’in gelecek hedefleri arasında neler var? Planlamalarınızdan ve yol haritanızdan bahsedebilir misiniz?

Intertech global bir yazılım şirketi olarak büyümeye devam edecek. Hedefimiz, iş ve çözüm ortaklarımızla oluşturduğumuz fintek ekosistemi ve iştirakimiz NEOHUB ile geleceğin teknolojilerini üretmek.

inter-Vision bankacılık platformumuzu, mikroservis mimarisi ile yeniden yazıyoruz. Mimarinin genel çerçevesini Microsoft ve Google uzmanlarıyla yapılan atölye çalışmaları sonrasında oluşturduk. Bir bölümünü de Microsoft mühendisleri iş birliğiyle geliştirdik. Bugüne kadar birçok uygulama modülünün dönüşümü tamamlandı; 2022 yılında da çalışmalara devam etmek üzere planlamamızı yaptık.

Platformumuzu, büyük veri üzerine Gerçek Zamanlı Veri Analitiği (Realtime Data Analytics) Platformu kurarak devreye aldık; bankacılık verileri anlık olarak aktarılmaya başlandı. Söz konusu platformu müşterilerimizin de kullanımına sunarak, teknoloji ve framework’ün başarısını birkaç örnek projede kanıtladık. Sonuçlar saniyeler mertebesinde verinin aktarıldığını ortaya çıkardı. Bundan sonraki üç yıllık planımızda, Veri Ambarı üzerindeki tüm iş uygulamalarını bu platforma taşımak ve veri yönetişimi, etkin iş zekâsı ve veri bilimi süreçlerini destekleyecek altyapıların Ar-Ge faaliyetlerini devam ettirmek yer alıyor. Gelecek planlarımızın en önemli yapı taşlarından biri de, daha önce belirttiğim üzere, bulut teknolojilerle desteklenmiş bankacılığın önünü açmak. Bu hedefe uygun olarak; Türkiye’nin ilk BDDK onaylı Finansal Bulut Platformu, IDC “Geleceğin Dijital Altyapısı” alanında birinciliğe ve PSM (Payment Systems Magazine) Awards’da “En İyi Altyapı” Kategorisi’nde Altın Ödül’e layık görülen inter-Cloud’un, mevcut müşteri portföyümüzün yanı sıra, yeni müşteriler ile buluşması için iletişim faaliyetlerimize hızla devam ediyoruz. Çözüm ortakları ve inter-API ekosisteminin gücü ile yeni müşteri kazanımları, müşteri portföyünün genişletilmesi ve başta Avrupa olmak üzere yeni coğrafyalarda Intertech dijital uygulamalarının konumlandırılmasını amaçlıyoruz.