DOLAR 42,5354 0.07%
GBP 56,7693 -0.04%
EURO 49,5729 -0.06%
ALTIN 5.745,37-0,12
BIST 11.007,370,81%
BITCOIN 3806738-0.05991%
ETH 1296410.3777%
İstanbul
12°

ORTA ŞİDDETLİ YAĞMUR

ÖZEL HABER
Türkiye, bölgesel lojistik merkezi olmaya aday
Bakan Bolat’tan İsviçreli yatırımcılara çağrı: Kafkasya ve Asya kapınız biziz!

Bakan Bolat’tan İsviçreli yatırımcılara çağrı: Kafkasya ve Asya kapınız biziz!

Ticaret Bakanı Ömer Bolat, 19. Türkiye-İsviçre Ekonomi Forumu'nda yaptığı konuşmada, İsviçreli şirketlere Türkiye'yi bir köprü olarak kullanma çağrısı yaptı. Serbest Ticaret Anlaşması sayesinde ticaret hacminin 2025'in ilk dokuz ayında 12 milyar dolara ulaştığını belirten Bolat, Türk müteahhitlerin küresel deneyimi ile İsviçre'nin mühendislik ve finansal kapasitesinin birleşmesinin, özellikle Kafkasya ve Asya pazarlarında büyük başarı getireceğini vurguladı. Ayrıca, Ukrayna ve Suriye gibi bölgelerin yeniden imar projelerinde iki ülke arasında ticaret diplomasisi kanallarının açılmasının hedeflendiğini kaydetti.

01/11/2025 15:08
Bakan Bolat’tan İsviçreli yatırımcılara çağrı: Kafkasya ve Asya kapınız biziz!

Türkiye’de İsviçre Ticaret Odası (SCCT), İsviçre’nin Ankara Büyükelçiliği, Swiss Business Hub Türkiye, İsviçre İstanbul Başkonsolosluğu ve Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB) işbirliğiyle düzenlenen 19. Türkiye-İsviçre Ekonomi Forumu yapıldı.
Forum kapsamında, İsviçre İhracat Risk Sigortası (SERV) ile Türk Eximbank arasında İsviçre ve Türkiye arasındaki ekonomik ve ticari iş birliğini güçlendirmeye yönelik Mutabakat Anlaşması (MOU) imzalandı.
Ticaret Bakanı Ömer Bolat ve İsviçre Federal Konseyi Başkan Yardımcısı, Ekonomi, Eğitim ve Araştırma Bakanı Guy Bernard Parmelin’in katılımıyla gerçekleştirilen etkinlik, sürdürülebilir inşaat ve altyapıya odaklandı.
İsviçre ve Türkiye’nin sürdürülebilir büyüme, inovasyon ve uluslararası işbirliği konusundaki güçlü kararlılığını yansıtması açısından önem taşıyan etkinlik, her iki ülkeden üst düzey temsilciler, akademisyenler, yenilikçi iş insanları ve sektör liderlerini bir araya getirdi.
Bu yılki etkinlik, aynı zamanda 1925 yılında imzalanan İsviçre-Türkiye Dostluk Antlaşması’nın 100’üncü yıl dönümüne denk geldi.
İklim dayanıklılığı yüksek ve düşük karbonlu bir geleceğe yönelik işbirliğini geliştirmeyi amaçlayan forumda İsviçre inovasyon ve mühendislik uzmanlığı ile Türk mühendislik ve inşaat uzmanlığının hem yurt içinde hem de üçüncü ülke pazarlarında sürdürülebilir altyapının geleceğini nasıl ortaklaşa şekillendirebileceği ele alındı.

ömer bolat

İSVİÇRE ORTAKLIĞI YENİ PAZARLARA AÇILIYOR

Ticaret Bakanı Ömer Bolat, forumda yaptığı konuşmada, etkinliğin, İsviçre ve Türkiye arasındaki Dostluk Antlaşması’nın 100’üncü yıl dönümünün kutladığı için de anlamlı olduğunu belirterek bu etkinliğin, iki ülke arasındaki ekonomik ortaklığı daha da güçlendireceğini dile getirdi.
Avrupa Serbest Ticaret Birliği ülkeleriyle revize ettikleri Serbest Ticaret Anlaşması’nın başarının temel taşlarından biri olmaya devam ettiğini ifade eden Bolat, “2025 yılının ilk 9 ayında ticaret hacmimiz 12 milyar dolara ulaştı ve şimdiden 2024 yılının toplamını yakaladı.” diye konuştu.
Bolat, Türkiye’de faaliyet gösteren İsviçreli şirketlerin yatırım tutarının 10,6 milyar dolar olduğunu ve Türkiye’nin İsviçre’deki yatırımlarının ise yaklaşık 1 milyar dolar olduğunu kaydetti.
Türkiye’nin Kafkasya, Türk dünyası ve Asya’ya açılan kapı konumunda olmasının İsviçreli yatırımcılara geniş yeni pazarlara erişim imkanı sunduğuna dikkati çeken Bolat, “İsviçreli şirketlerin mühendislik uzmanlığı ve finansal kapasitesinin, Türk müteahhitlerin uluslararası deneyimi ve kanıtlanmış başarılarıyla birleştirilmesi, hem İsviçre’de hem de üçüncü ülke pazarlarında bir başarı öyküsü olacaktır. ” ifadelerini kullandı.

“İKİ ÜLKE ARASINDA MUHTEMEL DİYALOG KANALLARINI

TİCARET DİPLOMASİSİYLE AÇMAYA ÇALIŞIYORUZ”

Ticaret Bakanı Ömer Bolat, Ukrayna, Suriye ve dünyanın diğer bölgelerinde yeniden imar ve altyapı projelerine ihtiyaç duyulduğunun altını çizdi.
İki ülke arasında muhtemel diyalog kanallarını ticaret diplomasisiyle açmaya çalıştıklarını kaydeden Bolat, “Bu anlamda bu da iyi bir iş birliği başarı hikayesi, Türkiye’den müteahhitlik şirketleri ve İsviçre’den bankalar ve mühendislik arasında sağlayacaktır.” dedi.
Bolat, iyi işleyen üst düzey danışma toplantılarının ortak çabalar için bir başka araç olduğuna dikkati çekerek “Bu forum sırasında imzalanacak olan Türk Eximbank ve SERV arasındaki Mutabakat Zaptı da aynı amaca hizmet etmektedir.” değerlendirmesinde bulundu.
Mutabakat Zaptı’nın kurumlar arasında yakın işbirliğini sağladığını, üçüncü ülkelerdeki projelere yönelik ihracatı artırma fırsatlarını araştırırken, aynı zamanda ikili ticaret ve yatırımı da güçlendirdiğini aktaran Bolat, “Türkiye, Sözleşme Hizmetleri Konusunda Üçüncü Ülkelerde İşbirliği Mutabakat Zaptı’nı imzalamaya da hazırdır.” diye konuştu.

ömer bolat

“TÜRK MÜTEAHHİTLERİ PROJELERİNİ BAŞARIYLA GERÇEKLEŞTİRİYOR”

Bakan Bolat, iki ülke arasındaki ticaret ve yatırım ortaklığını derinleştirmek için alınacak inisiyatifleri sabırsızlıkla beklediklerini belirterek, İsviçreli şirketleri bu fırsatları değerlendirmeye davet ettiklerini ifade etti.
Geçen yıl itibarıyla Türkiye’nin dünyanın en büyük 17’nci ekonomisi ve satın alma gücü paritesi açısından 12’nci sırada yer aldığını anımsatan Bolat, Türk müteahhitlerin büyük ölçekli ve yüksek katma değerli projelerde dünya çapında haklı bir üne sahip olduğunu kaydetti.
Bolat, Türk müteahhitlerin 137 ülkede yaklaşık 550 milyar dolar değerinde projeyi başarıyla gerçekleştirdiğini ifade ederek Ukrayna ve Suriye’nin yeniden imarı sürecinde yakın dönemlerde büyük projelerin olacağına vurgu yaptı.
Türkiye’den müteahhitlik firmalarının deneyim ve yüksek performansını ve İsviçre’nin bankalarının finansal yetkinliklerini sunduğunda yeni projelerin kazanılması ve tamamlanmasını mümkün olabileceğini aktaran Bolat, “Bu da büyük bir ekonomik faydayı her iki ülke için beraberinde getirecektir.” ifadelerini kullandı.

Arpat Şenocak

“FORUM, DİYALOG VE ORTAKLIK İÇİN ÖNEMLİ PLATFORM HALİNE GELDİ”

Türkiye’de İsviçre Ticaret Odası Derneği Başkanı Arpat Şenocak, forumun açılışında yaptığı konuşmada, İsviçre ve Türkiye’nin karşılıklı saygı, güven ve ortak değerler üzerine kurulu uzun soluklu bir ilişkiye sahip olduğunu dile getirdi.
İsviçre’nin inovasyon, araştırma ve çevre teknolojileri alanındaki liderliğinin Türkiye’nin mühendislik ve müteahhitlik alanındaki gücünü tamamlamakta olduğuna işaret eden Şenocak, “Bu yetkinlikler bir araya gelerek, daha sürdürülebilir ve rekabetçi bir geleceği destekleyen ortak girişimler için güçlü bir temel oluşturmaktadır.” açıklamasını yaptı.
Şenocak, bu yılki etkinliği şekillendirirken, sürdürülebilir kalkınmanın her şeyden önce ülkeler, kurumlar ve insanlar arasındaki işbirliği ile gelişen kolektif bir çaba olduğu inancıyla hareket ettiklerini kaydederek, “Bu tür bir işbirliği sayesinde fikirleri eyleme dönüştürebilir ve ortak ve kalıcı bir refahın temellerini atabiliriz. Bugünkü görüşmelerin yeni fikirler, anlamlı ortaklıklar ve daha sürdürülebilir bir gelecek için somut ilerlemeler için ilham kaynağı olmasını diliyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.
İsviçre-Türkiye Ekonomi Forumu’nun iki ülke arasındaki diyalog ve ortaklık için önemli bir platform haline geldiğine işaret eden Şenocak, “Bu etkinlikte, inşaat ve altyapıda sürdürülebilirliğe odaklanırken, çağımızın belirleyici zorluklarından biri olan ekonomik büyüme ve sosyal refahı sağlarken nasıl sorumlu bir şekilde inşaat yapılabileceği konusunu ele almayı hedefledik.” yorumunu yaptı.

Demet Demirer ve Engin Çağlar

DEMİRER’DEN SEKTÖRE KRİTİK UYARI

Uluslararası Müteahhitler Birlikleri Konfederasyonu (CICA) İnşaat 5.0 Çalışma Grubu Başkanı Demet Demirer, Türkiye’de İş Dünyası Dergisi Haber Koordinatörü Engin Çağlar’a inşaat sektörünün geleceği ve karşılaştığı zorluklara dair kapsamlı değerlendirmelerde bulundu. Demirer, sektörün kalıcı başarısı için tek boyutlu yaklaşımların yetersiz kaldığını vurguladı.

SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK 3P GEREKTİRİR

Demirer’e göre, inşaat sektörünün sürdürülebilirliği denildiğinde akla sadece çevresel faktörler (Yeşil Yapılar) gelmemelidir. Gerçek sürdürülebilirlik için “3P” kuralının eş zamanlı gözetilmesi gerekiyor: Planet (Çevre), Profit (Karlılık) ve People (İnsan). Bu üç ayağın dengelenememesi durumunda firmaların ve sektörün uzun ömürlü olamayacağını belirtti.

GENÇ KUŞAK KRİZİ VE DÜŞÜK VERİMLİLİK

Sektörün en büyük yapısal sorunlarından birinin genç neslin sektöre ilgisizliği olduğunu ifade eden Demirer, bu durumun dijital dönüşüm ve sürdürülebilirlik hedeflerinin yakalanamamasının ana nedeni olduğunu söyledi. Türkiye’deki firmaların şu an “günü kurtarmaya” odaklandığını, ancak verimliliğin dünya genelinde (Çin hariç) son 20 yıldır artmadığını kaydetti.
Demirer, gençleri sektöre çekmek ve verimliliği artırmak için yönetim anlayışının kökten değişmesi gerektiğini savundu:
Hiyerarşik ve silo yapısından uzaklaşılmalı.
Daha işbirliği odaklı, yatay organizasyonlara geçilmeli.
Gençlere söz hakkı tanınmalı.
İnsanların değer görmediği bir sektörde çalışmak istemediğini belirten Demirer, çevreye duyarlı (Birleşmiş Milletler hedeflerini kapsayan) ve çalışana odaklı yapılar kurulduğunda gençlerin sektöre geri döneceğini ifade etti.

OPERASYONEL İSRAF ELEŞTİRİSİ

İnşaat sektöründeki iş yapış şekillerinden kaynaklanan ciddi israfa dikkat çeken Demirer, projelerin yüzde kırkının bütçenin üzerinde bitmesinin, sektörün işletmesel olarak ne kadar zayıf olduğunu gösterdiğini belirtti. Uluslararası alanda başarılı olan firmaların, bu israfın önüne geçen, inovatif ve yatay organizasyonlara sahip olduğunu ekledi. Demirer, mevcut iş yapış biçimiyle firmaların ayakta kalmakta güçlük çekeceği uyarısında bulundu.

GLOBAL VERİMLİLİK VE GELECEK VİZYONU

Global veriler ışığında inşaat sektöründe verimliliğin Çin hariç neredeyse hiç artmadığını, hatta bazı ülkelerde düştüğünü belirten Demirer, bu durumun dijital dönüşümün başarısızlığı ve gençlerin çekilememesi sarmalından kaynaklandığını söyledi. Demirer, bu döngüyü kırmanın tek yolunun, insanları motive edecek, çevreye duyarlı ve daha üretken yönetim modellerine geçmek olduğunu söyledi.

 

En az 10 karakter gerekli